Araştırmacılar, bu yeni proteinin EsmGFP adını verdikleri yeşil floresan protein olduğunu ve doğada mercanlar ile denizanalarında görülen parıltılı proteinlere benzediğini belirtiyor. Bu keşfin, özellikle yeni ilaç geliştirme çalışmalarında önemli bir adım olabileceği düşünülüyor.
Proteinler, yaşamın temel yapı taşlarından biri olup kas oluşumu ve hastalıklara karşı savaşmak gibi hayati işlevleri yerine getiriyor.
Yapay zekanın ürettiği EsmGFP proteini, şu anda yalnızca bilgisayar ortamında bir DNA kodu olarak bulunuyor. Ancak araştırmacılar, bu kodun laboratuvar ortamında sentezlenebileceğini ve çeşitli biyoteknolojik alanlarda kullanılabileceğini öngörüyor.
Yapay zekanın oluşturduğu bu protein kodu, doğada bilinen en yakın floresan proteinle yalnızca yüzde 58 benzerlik gösteriyor. Geri kalan dizilim tamamen benzersiz ve doğada ortaya çıkması için 96 farklı genetik mutasyonun gerçekleşmesi gerekiyor. Hakemli bilimsel dergi Science’ta yayımlanan araştırmaya göre, bu mutasyonların doğal yollarla evrimleşmesi 500 milyon yıldan uzun sürebilir.
Bu başarı, EvolutionaryScale’in en gelişmiş yapay zeka modellerinden biri olan ESM3 sayesinde mümkün oldu. Model, eksik protein dizilerini tamamlayarak ve evrimin olası tüm yollarını hesaplayarak yeni işlevsel proteinler üretebiliyor.
Araştırmanın ortak yazarı ve EvolutionaryScale’in kurucu ortağı Alex Rives, yaptığı açıklamada “ESM3’ün temel biyolojiyi öğrendiğini ve evrimin keşfettiği alanların dışında da işlevsel proteinler üretebildiğini gördük” dedi.
More Stories
Eğitimde dijital beceriler Canva ile geliştirilecek
Yangına dakikada 2 ton su püskürtüyor: İngiltere’nin yeni itfaiye robotu
76 milyon yıllık “cinayet” çözüldü